12 Kasım 2016 Cumartesi

BABALAR ALINLARIMIZA YAZILMIŞ YALNIZLIKLARDIR

Hasan Ali Toptaş’ın geçtiğimizin ay Everest Yayınları’ndan çıkan son romanı: Kuşlar Yasına Gider
Kitap, kapağında Nuri Bilge Ceylan’ın Yağmur Sonrasında Üç Kaz isimli fotoğrafıyla karşılıyor okuyucuyu.

Bazı kitaplar var ki, bazı okuyucular için daha özel olur, sanki belli bir okuyucu profili için yazılmış gibidir.
‘’Kuşlar Yasına Gider’’ de öyle kitaplardan. Tam bir baba-oğul kitabı.
Sayfalarından şefkat taşan, hüzünlü fakat hüznünü asla ağdalı bir şekilde yansıtmayan, melodramdan uzak, hayatın içinden, samimi bir baba-oğul hikayesi.



Bir Ege kasabası. Hasta, elden ayaktan düşmüş bir baba. Ankara-Denizli arası mekik dokuyan, babasını o hastaneden öbür hastaneye taşıyan bir evlat.
Hasan Ali Toptaş’ın güçlü kalemiyle hayat bulan bir hikaye. Anılarla dolup taşan, mızrak gibi saplanan cümlelerle okuyucuyu esir eden, çok güçlü bir baba portresi çizen bir kitap.

‘’Demek seni gözünün içine baka baka aldattı ha, dedi bana dönerek yeniden; bir şey söyleyeyim mi, sana da zaten aldatılmak yakışırdı oğlum.
Bu sözleri duyunca duygulandım birden, ne diyeceğimi bilemeden, usulca yutkundum. İçimden kalkıp babama sarılmak geçti aslında ama yapamadım bunu, baktım sadece. O da bana baktı gözlerini hiç kırpmadan. O an, birbirimize bakışlarımızla sarıldık sanki.’’

Babanızla mutlaka bir anınız olmuştur. Olmadıysa bile göz göze gelmişliğiniz, içinizde birikmiş kelimeler, cümleler vardır. Hayatınızın bir köşesine mutlaka dokunmuştur babanız. Belki o sizi anlamamıştır, belki siz onu anlamamışsınızdır. Ona söyleyemedikleriniz vardır ki mutlaka vardır her evladın babasına söyleyemediği bir şeyler. Çünkü kolayca bir şeyler söylenmez nedendir bilinmez, belki hep ciddi mevzuların insanı olduğu içindir babalar ama bilirsiniz, orada bir köşede oturan babanız vardır. En azından bu güç verir insana. Tıpkı bir sözle de anlatıldığı gibi:
Erkekler, babaları öldükten sonra büyür.
 Belki çok konuşmasa da gözleriyle konuşur babalar. Bu yüzdendir çok derin bakarlar, her bir bakışlarında bir anlam hissedersiniz. Bilirsiniz, ne demek istediklerini.

Hasan Ali Toptaş’ın duru, anlamlı kalemine bırakın kendinizi. Okuyun ve babanızın gözlerinin içine bakın, tekrar bakın. Çok farklı bir gözle bakacağınıza eminim.


İyi okumalar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bumerang - Yazarkafe