12 Ağustos 2014 Salı

HAYAT AŞILAYAN GÜLÜMSEMESİ ARTIK OLMAYAN: ROBIN WILLIAMS

Pazar sineması kuşağının hala var olduğu zamanlar...
Tüplü bir televizyon. Televizyonda Güner Ümit'in dublajıyla bir Robin Williams filmi. İdealist ve sadece filmdeki öğrencilerine değil, onu izleyen her izleyiciye hayata dair bir şeyler katan bir öğretmen rolünde: John Keating.

Ölü Ozanlar Derneği'nin bu meşhur sahnesindeki gibi bir kez daha bir yaprak yırtıldı ama bu kez bizim anılarımızdan, kimimizin çocukluk, kimimizin gençlik döneminden ama mutlaka Robin Williams filmlerine az biraz bile olsa tanıklık eden, dokunan herkesin anılarından bir yaprak yırtıldı.

Sinema dünyası bir yaprağını daha döktü yere...

Robin Williams artık yok ve ben anılarımdan, geçmişimden bir parça koparılmış gibi hissediyorum...
Robin Williams ölünce biraz daha büyüdüm, izleyicileri olarak bizler biraz daha büyüdük.

Sadece bir aktör değil, tüm rolleriyle zihinde yer edinen bir anıydı. Kocaman ve hayat aşılayan gülümsemesiyle.
İddialar doğru mudur bilinmez ancak her filmiyle düşündüren, bize hayat aşılayan bir aktör keşke bu şekilde hayata veda etmeseydi. Keşke onu da hayata bağlayan bir şeyler olabilseydi.

Hoşçakal Robin Williams.
Hoşçakal Adrian Cronauer, John Keating, Sean Maguire, Patch Adams...


(21 Temmuz 1951- 11 Ağustos 2014)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bumerang - Yazarkafe